Koray Özer aslen bir Fizik Mühendisi. Ama aynı zamanda Türkiye Bilişim Derneği'nin yayımladığı Bilişim Dergisi'nin yayın yönetmeni. Şiir, öykü ve popüler bilim yazıları var. Özer 2009 yılında Lacivert Kadife Ceket öyküsü ile Ümit Kaftancıoğlu Öykü Yarışması'nda birincilik ödülünü kazandı. Öykü ile aynı adlı kitap Özer'in dört öyküsünü içeriyor.
"Lacivert Kadife Ceket" öyküsü yazarında arada gönderme yaptığı üzere tam Kafkavari öykü. Öykünün kahramanı Dönüşüm'de olduğu gibi bir cekete dönüşür. O noktadan sonra Özer büyük bir başarı ile kahramanın yaşadığı dehşeti ve ardından gelen kabullenmeyi çok başarılı anlatmış. Bunu yaparken baba-kız ilişkilerini ve gayet tadında cinselliği kullanmış. Öykünün başıyla sonuda birbiri ile uyum içerisinde sona eriyor. Öykü ödülünü neden kazandığı bariz bir şekilde belli eden bir öykü.
Kitabın ikinci öyküsü beni en çok etkileyen "Çiğ Sarı Kravat". Tekinsiz bir çok olayın ve kişinin birbirini kovaladığı öyküyü sürekli peki şimdi ne olacak sorusunun kucağında okudum. Anlatımı özellikle beğendim. Özer'in yaptığı tasvirler gayet etkileyici. Ancak söylemeden geçemeyeceğim, öykünün sonu bende biraz hayal kırıklığı yarattı. Birbirini izleyen garip olaylar, öykünün sonu için çok ilginç bir ve sürprizli bir bitiş beklentisi yaratıyor. Ne yazık ki bitiş beklediğim kadar etkileyici değildi. Herşeye rağmen zevkle okunan bir öyküydü.
Üçüncü öykü "Hayatımı Doksan Dakika Uzartır mısın?" kesinlike kitabın tümünün sahip olduğu tekinsiz ve fantastik havanın kara mizah ile birleşip zirve yaptığı bir öykü. Öykü boyunca toplumumuza bir çok gönderme buldum. Belki de pek çoğunun hoşuna gitmeyebilecek bir öykü ama bu öykü birazda aynayı kendimize tutuyor. Benim bu öyküden anladığım, yazar farklı bir mesaj vermek istemiş olabilir, günümüz toplumunda ilişkilerin ve takındığımız maskelerin tamamen, her ne kisve altında olursa olsun güç ve iktidar için olduğu. Herkesin derdi para ve güç.
Dördüncü ve son hikaye "Pazarlık" ise gaztecilik ve hukuk üzerinden azalan insani değerleri anlatan bir bilim kurgu öyküsü. Kullanılan isimler ve teknolojik hukuk sistemi cuk diye oturmuş.
Özer manidar isim seçimleri, sürükleyici anlatımı ile ironik, kara mizah içeren ve bizi kah açıkca kah inceden eleştiren dört güzel öykü yazmış. Hepsi hatti zatında garip ve tekinsiz. Gönül rahatlığı ile berlitmek isterim ki fantastik ve kafkavari öykülerden hoşlananların bizi anlatan bu öykü kitabını almasını tavsiye ediyorum. Eminim ki beğeneceksiniz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder