Türkün aklı ya kaçarken ya sıçarken gelir derler ancak herkesten gizli tuttuğumuz bir olay da rakılarımız ve Tekel biralarımızdır. Hangimiz birkaç şise saraptan sonra galaksiyi kurtarmaya girişmedik, dünyadaki bütün soruları alkollü bir barışçıllıkla çözmedik? Gel, öpejemmm....
Star Drunk, sarhoşken yazılmış, oyuncuları sarhoşken çekilmiş bir film. Haydin gençlik, şiseleri bardakları alın, ben buzları kapıp geliyorum.
(io9'dan arak)
Cuma, Ağustos 30, 2013
Pazar, Ağustos 25, 2013
İstemediğim ve terkettiğim kültürlere pencereden bakıp iç geçirmek
Ankara'nın Yeni Mahallesi, Dikmen kadar olmasa da, bi daa gidersem zik beni |
125cc motokros potpot istiyorum! |
Neyse, haliyle Metal Hurlant / Heavy Metal dışında pek bir bağımsız 'comic' tavir edebileceğimiz eserleri okumadim ancak birkaç yıl önce bağımsız bir çizer, Brandon Graham'ı Google Reader'e eklemiştim. Ne kadar iyi bir iş yaptığımı anlatamam herhalde. Brandon, hem çok süper şeyler çiziyor, hem de bir yerde her nasılsa zevklerimiz tutuşuyor. Brandon Graham, Royal Boiler bloguna çok yazmıyor ama her yazdığımda zevkten dört köşe okuyorum. Forbidden Planet'te yaptığı eserleri arasam da bulamadım, galiba gerçekten yanlış kıtadayım.
Avrupa'da, özellikle Belçika ve Fransa'da ciddi bir bağımsız çizgiroman grubu var ancak anlamadığım dillerde konuşuyorlar, yine Japonya'da dükkanlara girip girip bir şey alamadan çıkmam gibi, Eralp'in beni kıtada gezdirdiği çizgi romancılardan da bir şey alamadan çıkıyorum.
Haliyle süper kahraman diye istemediğim, manga ve özgür çizerler olsun, terkettiğim iki kültüre Graham blogunda bir şeyler yazdığında bakıp, derin derin iç geçirmek dışında bir şey gelmiyor elimden.
Bir ara Heavy Metal'in hayli bir arşivini indirmiştim (nereye koyduysam, 90'ların başında evimde 10+TB disk kapasitesi olacağını hiç hayal bile edemezdim), Moebius'un ölümü sonrasında ilk sayılarından okumaya başlamıştım. Daha sonraları erotikliği ön plana çıkarmalarına rağmen yine de arada bir çok başarılı bilim kurgu hikayeleri olurdu.
Ah ah... Hem bu kültürün bir parçası olmak istiyorum, hem de içimdeki üşengeçlik kılı "Önce elindeki Doctor Who'ları bitir, sonra mangaları oku, sonra animeleri izle, en sonra da birikmiş İnterzonelarını karıştır, en son olarak da sıra sıra bekleyen kitapları oku, ondan sonra kendine yeni bir hobi ara dangalak!" diyor ve hak veriyorum kendisine.
En son olarak da son blog girintisinden bir resimle kapatayım. Brandon'un referans attığı hiç bir şeyi bilmiyorum, Marvel'in hangi dizisi hiç bir fikrim yok, Thanos nedir anlamam ama Maison Ikkoku referansına taktım kafayı.
'Piyo piyo' |
Kısacası, gidin Brandon Graham okuyun, blogunu takip edin. Kazara doğru kıtadaysanız ve bulabiliyorsanız çizgiromanlarını alın. Genel olarak da üşengeçlik kılınızı kazıyın, jiletin 5 bıçağı olsun.
Salı, Ağustos 20, 2013
Zaman yolculuğu üzerine kısa film: Intium
ArtFX adlı bir Fransız Okulu bir hayli gösterişli ve etkileyici görselllerle dolu bir kısa film çekmişler. Bir okul için başarılı bir çalışma. Çok uzun değil, tadında bırakmışlar. Konusu basitçe Dünyayı tehdit eden bir felaketi engellemesi için pilot John Carson'ın çok kısa kalmış durumda ve bunun için var gücüyle çalışıyor. Belki de oyunlarda kaydet ve yükle böyle oluyordur :)
io9'dan
Pazartesi, Ağustos 19, 2013
Pek muhteren Shakespeare Beyfendi'den Yıldız Savaşları külliyatı
Quirk Kitapevi ve yazar Ian Doescher adlı genç sayılabilecek yazar Yıldız Savaşlarını Shakespeare'in dili ve ağzından tekrar yazmışlar. Hatta bununla da yetinmeyip tanıtım görüntüleri hazırlamışlar.
Kitap bana biraz Seth Grahame-Smith'in Pride and Prejudice and Zombies kitabını hatırlattı diyecektim ki kitapları yayınlayanın aynı kitap evi olduğunu fark ettim. Kitabın fikrinin beğensem de şöyle bir baktığım kitabı bir hayli zayıf bulmuştum. Hepsini okusam da fikrimin pek değişeceğini düşünmüyorum. Ancak bu kitabı okumadan harcayacak değilim. Elbet bir suretini edinip okuyacağım. İlgilenenler amazon'dan edinebilirler.
Bu arada Aynur bunu Hitit Güneşi'nin facebook sayfasına koymasından dokuz, benim bunu firefoxumda kapatmadan yazmak üzere ayırmamdan yirmi gün geçti. Tembelliğin boyutunu siz anlayın.
Görüntüler hemen aşağıda:
SF Signal'danGörüntüler hemen aşağıda:
Cuma, Ağustos 16, 2013
62'den tavşan hurdadan Mech
Amcanın biri üşenmemiş oturmuş eski bir Nissan'dan ve hurda metallerden bir adet, bir hayli gürbüz mech yapmış. Yıllar önce oynamış olduğum Mechwarrior oyunlarından beri bu aletlere bayılırım. Bu işi beceren şahış kesinlikle süper bir çıkartmış. Sanki alet motorunu çalıştırıp hareket edecek gibi duruyor. Kitaplarda ve oyunlarda olan pek çok ögeyi bilim insanları kapıp geliştiriyorlar. Ne dersiniz, yakın gelecekte mechler piyadeye eşlik etmeye başlar mı?
Geek Tyrant'tan
Geek Tyrant'tan
Pazartesi, Ağustos 12, 2013
Epizort 78 : Pacific Rim
Kırk yılda bir, bir filmi haftasında izleyip üzerine yorum yaptık. Mert ile Fatih üşenmeyip Guillermo del Toro'nun son filmi Pacific Rim'e gitti. Gittikleri gibi de, aynı akşam, dumanı tüterken, daha soğumadan film hakkında konuştular. Gözüken o ki biraz fazla konuştular, geyiğin dibini aradılar. Öyküden bahsettiler, karakterlerden bahsettiler, yaratıklardan bahsettiler, tıptan bahsettiler, fizikten bahsettiler, kurgudan bahsettiler. Bahsettiler de bahsettiler. Sonuçta tam bir saat geyiklediler. Adamı filme gitmiş kadar yaptılar. Hatta gittiğine, gideceğine pişman ettiler.
Bana sizin fikirlerinizden ecnebiler neler der ya da neymiş lan bu Pacific Rim derseniz alın size bir miktar bağlantı;
- Pacific Rim is the greatest fairy tale of the twenty-first century
- Why Pacific Rim Doesn't Look Like Any Movie You've Ever Seen Before
- How Would You Carry a Jaeger From Pacific Rim?
- PACIFIC RIM Takes $91 Million Opening Weekend, 58% of It Internationally
Her zamanki gibi RSS feedimizden alabilirsiniz. Buradan izlemek dinlemek isterseniz hemen aşağıda!
Pazar, Ağustos 11, 2013
Haftanın Resmi: Andree Wallin ve Nuthin' but blogları
Artık cizim kitabı almıyorum, ne de olsa nette her bir sey var değil mi? Öte yandan bir kitap alacaksam resimlerine bakıp 'of of lan off' diye iç geçirecek, o da Nutin' but Mech kitabıdır herhalde. İkinci cildi Aralık 13'te çıkacak. Umarım ilki kadar güzel olur.
İllüstratör Andree Wallin'in sayfasına da bir göz atın. Çok başarılı. Bir de bana benzeri Türkiye'den insanların bloglarını, tumbler linklerini filan gönderin! Kesinlikle bilgisizlikten takip etmediğim yığınla insan var.
Herneyse, bu insanlar aynı zamanda Nuthin' But Worlds adlı herhalde netteki en iyi bilim kurgu illüstrasyon blogunu idare ediyor ve burda Mayıs ayından bir resim gerçekten hoşuma gitti. Kardeş blogları Nuthin' But Mech de (haliyle kitabın adı burdan geliyor) robotikler üzerine benzeri takibi gerekli bir kaynak.
'Kaptan, üstüne basınca kocaman oluyor bu??' 'Zikinle uğraşmayı bırak da gemi nereye gidiyor ona bak dingil!!!' |
İllüstratör Andree Wallin'in sayfasına da bir göz atın. Çok başarılı. Bir de bana benzeri Türkiye'den insanların bloglarını, tumbler linklerini filan gönderin! Kesinlikle bilgisizlikten takip etmediğim yığınla insan var.
Perşembe, Ağustos 08, 2013
Epizort 77 : Bilim Kurgu'da devrim!
Tekrar kayıt ve yayın eylemine düzenli geçelim derken yine Tembel Editor'un gazabına uğradı kayıtlar!
Banu, Hakan ve Mert üç ayrı ülkeden buluşup yaz sıcağında bilim kurguda devrim konuştuk. Konuyu Heinlein'in Aydakilerin Ayaklanmasından başlayarak girdik. Arada Ankara'dan patlamalar gelip bizi tedirgin etse de sonunda bu olayın Fransızların havayi fişek patlatmasından olduğunu öğrenince içimiz rahat bitirdik kaydımızı.
Banu, Hakan ve Mert üç ayrı ülkeden buluşup yaz sıcağında bilim kurguda devrim konuştuk. Konuyu Heinlein'in Aydakilerin Ayaklanmasından başlayarak girdik. Arada Ankara'dan patlamalar gelip bizi tedirgin etse de sonunda bu olayın Fransızların havayi fişek patlatmasından olduğunu öğrenince içimiz rahat bitirdik kaydımızı.
Her zamanki gibi RSS feedimizden alabilirsiniz. Buradan izlemek dinlemek isterseniz hemen aşağıda!
Sokaklarda, parklarda, meydanlarda iyi eğlenceler, kendinize dikkat edin.
Salı, Ağustos 06, 2013
Evet World of Warcraft'ın gerçekten filmi çekiliyor
Geçenlerde World of Warcraft'ın (WoW) filminin çekileceğinden ve bundan ne kadar umutlu olduğumdan bahsetmiştim. Aslında o zaman çekilip çekilip çekilmeyeceği tam da net değildi. Filmin yönetmeni olarak açıklanan Duncan Jones (Moon süper filmdi) ile ilgili olarak anlaşamadı, vazgeçti, Blizzard su koydu gibi haberler dönüyordu. (Bir önceki yönetmen tercihleri Sam Raimi idi) Muhtemelen bir gazla başlarlar ya hiç çekilmez ya da Dungeons & Dragons filmlerine benzer diye düşünmüşlüğüm vardı. ancak görünen o ki film kesinlikle çekilecek ve de Blizzard bu işte her zaman olduğu gibi sağlam bir iş çıkartacak.
Pazartesi, Ağustos 05, 2013
12. Doktor Peter Capaldi
Doctor Who TV'de 12. Doktor'un kim olacağı az önce açıklandı. Yeni Doktor'u Peter Capaldi oynayacak. Kim derseniz benim hiç bir fikrim yok :) Ancak GeekTyrant'a göre Matt Smith'den önce kendisi düşünülse de Steven Moffat o dönemde vazgeçmiş. Gözüken o ki zamanı bugünmüş. İlginç bir detay Capaldi benim halen seyredemediğim World War Z'de bir doktoru canlandırmıştı. Dünya Sağlık Örgütüne bağlı olarak görev yapan bu doktorun İngilizce kısaltması Doktor W.H.O. (World Health Organisation) oluyor :)
Aşağıda 11. Doktor Matt Smith'in veda mesajı var. Doktor öldü yaşasın Doktor!
Pazar, Ağustos 04, 2013
Tor'dan 5 yıllık ücretsiz öyküler
Bilim kurgu kitaplar yayınlayan Tor Yayınevi 5. yılını kutlamak için daha önce yayınladığı öykülerden oluşan bir seçkiyi e-kitao olarak ücretsiz paylaşmaya başladı. Toplam 151 öyküden oluşan seçkiyi indirebilmek için sadece basit bir üyelik işlemi gerçekleştirmek gerekiyor. İlgileniyorsanız elinizi çabuk tutmanızı öneririm, çünkü bu seçki kısa bir süre daha paylaşılacak. Aşağıda öyküleri ve yazarları bulabilirsiniz. İndirmek için ise bu bağlantıyı takip edin.
io9'dan
Adalet bunun neresinde?
Uçan Adam Marcus Alqueres tarafından yazılıp yönetilen bir kısa film. Filmde kendi adalet anlayışına göre olaylara yaklaşan bir süper kahraman anlatıyor. Uçan, aşırı güçlü ve gri bu kahraman olayları alışılagelmişten daha farklı yönlendiriyor. Neyse buyrun izleyip siz karar verin.
Cumartesi, Ağustos 03, 2013
Zembereklerle donanmış yürüyen nazi naaşları: Frankenstein's Army
Sene 1945. 2. Dünya Savaşı tüm hızı ile devam etse de artık bitmesi yakın. Nazi Almanyası pek çok cephede kaybederek çekiliyor. Almanya'nın verdiği zayiatın üçte ikisini verdiği doğu cephesinde yeni bir şey yok. Rus Kızıl Ordu ilerliyor, Wermacht sürekli geri çekiliyor. Bir grup Kızıl Ordu askeri ise kendilerini düşman hatlarının gerisinde, Alman topraklarında yalnız buluyorlar. Savaştan bitap düşmüş ülkede yollarını bulmaya çalışırken görüp görebilecekleri en kötü kabusun içine düşüyorlar.
Nazi savaş makinesinin gücü, dehası, acımasızlığı ve kötülüğü pek çok film, öykü ve kitaba ilham vermiştir. İşte yönetmen Richard Raaphorst'un çektiği Frankenstein's Army tüm bunların üzerine zombi ile mündemiç robotları eklemiş. Rus askerler zembereklerle çalışan yürüyen naaşlardan mütevellit bir ordu ile karşı karşıya buluyorlar kendilerini. Kan, doku, organlar ve mekanizmalar
gövdeyi götürüyor.
Yönetmenin ilk ciddi uzun filmi. Öyküyü kendi yazmış. Senaryoda başka isimler de var. Oyuncuların çoğu bilmedik, duymadık. En azından benim cahilliğim. Sadece baş rolde anlaşılamamaktan müzdarip doktoru oynayan Karel Roden bildik, tanıdık. Ama kült olmaya aday bir film gibi duruyor.
Aşağıda iki benzer tanıtım görüntüsü var. İlki esas görüntüler. Benim gibi profesyonel yardım alması kesin olan insanlar için hazırlanmış ve her hangi bir kadavra, organ, ilik, sinir, kan ve dokudan kaçınılmadan hazırlanmış görüntüler azıcık kanlı! İkinci tanıtım görüntüsü biraz daha edepli. Ona göre izleyin, uyarmadı demeyin.
Götüntüler bana fazlası ile Tokyo Gore Police'i anımsattı. Gore sevenlerin beğeneceğini umduğum bir film. IMDB 5,5 vermiş ki hiç şaşırmadım. Rotten Tomatoes'de ise %69 vermişler. Film pek fazla sinemada oynamadığı için Türkiye'ye gelme ihtimali pek zayıf. Bu nedenle size torrent sevenler derneğini önermekteyim. Bendeniz torrent peşinde koşarak bu nacizane çalışmayı edinmeyi ve bittabi sizlerle paylaşmayı amaçlıyorum.
Cuma, Ağustos 02, 2013
Hepimiz ucuz kurtulmuşuz. Gençler kurtarın kendinizi bu iblisten!
Gençliğimizi masa başlarında, ellerimizde kefere ikonaları, önümüzde küfür içeren kitaplarla, iblisin içeceği kahve ile sabahlayıp heba ederken ne büyük tehlikeler atlattığımızdan haberimiz yokmuş. Vallahi ucuz atlatmışız. Bizim gibi şanslı olmayanları uyarmak için zamanında çekilmiş olan bu uyarı görüntüleri kim bilir kaç zavallıyı uçurumun kenarından almıştır.Şükranlarımızı sunmalıyız kurtulduğumuz için :p
Haftanın Resmi
Batman'deki sanırım en sevdiğim kötü adam Joker'di. Çizgi filmindeki muzip adam ve filmde Jack Nicholson'un yorumu ayrı ayrı lezzetler idi. Ama ne zamanki Kara Şövalye ile karşımıza Heath Ledger çıktı orada Joker'den beklentilerim tavan yaptı. Rahmetlinin yorumu kesinlikle on numara idi. Çizgi romana daha bir gerçeklik, daha bir acımasızlık katmıştı. Filmin devamını rezil etmeseler daha iyi olacaktı.
Her neyse K4llo adlı çizer son yoruma yakın bir portre çalışması yapmış. Diş etleri, bandajı, pembiş etleri, acayip gözleri pek lezüzatlı olmuş. Ellerine sağlık.
Perşembe, Ağustos 01, 2013
Türkçe Edebiyatin Hayalperest Çocuğu: Bilimkurgu Ve Fantastik Edebiyat
Mimar Sinan Güzel Sanatlar ve Yıldız Teknik Üniversitelerinin Türk Dili ve Edebiyatı Bölümleri Kasım ayında ortaklaşa Bilimkurgu ve Fantastik Edebiyat Sempozyumu düzenleyeceklerini açıkladılar. Geçen sene “Edebiyatın Üvey Evladı: Polisye” adı ile başka bir sempozyum düzenlemişlerdi. Sempozyun 14-15 Kasım günlerinde Yıldız Teknik Üniveritesi Yıldız Kampüsünde gerçekleşecek.
Sempoyzumda Bilim Kurgu, Fantastik ve sınırları, Bilim Kurgu, Fantastik ve yayın piyasası, Bilim Kurgu, Fantastik ve politika, Bilim Kurgu, Fantastik ve tarih, Bilim Kurgu, Fantastik ve toplumsal cinsiyet, Bilim Kurgu, Fantastik ve tercüme, Bilim Kurgu, Fantastik ve görsel kültür ile Bilim Kurgu, Fantastik ve geleneksel edebiyat başlıkları konuşulacak. 30 Eylül’e kadar düzenleme kurulu katılmak isteyenlerin sunum özetlerini bekliyor.
Sempozyum düzenleme kurulunda Seval Şahin, Sezai Coşkun, Didem Ardalı Büyükarman, Banu Öztürk, Tülin Ural, Nebahat Yusoğlu, İpek Şahbenderoğlu ve Sibel Işık. Kurulun sempozyum ile yayınladığı tanıtım metni aşağıdadır.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)