Fritz Leiber
Millenium, 1999
Paperback
Kitap okumalarımın ve yorum yazmalarımın eksik kaldığı uzun bir aradan sonra geri dönüşün siftahını Fritz Leiber’la yaptım. Dedim ki madem bir dönüş yapıyorum, baştan başlayayım ve eski ustaları tekrar okuyayım. Leiber’dan ve onun klasikleşmiş arıza kahramanları Fafhrd ve Gray Mouser’dan başladım.
Return to Lankhmar, Fafhrd ve Gray Mouser öykülerinin beşinci ve altıncısından oluşuyor. Bu sıralama kronolojik bir sıralama ve bundan sonra yedinci ve son öykü olan The Knight and Knave of Swords geliyor.
Beşinci öykü Swords of Lankhmar, Fafhrd ve Gray Mouser’ın Lankhmar limanına yanaşmaları ve rıhtımda alacaklılarından oluşan küçük bir ordu tarafından karşılanmalarıyla açılıyor. Öykü aslında iki bölüm: Birinci bölümde Lankhmar lordu adına Yedi Şehirli Movarl krallığına gemilerle haraç buğday götürmekle görevlendiriliyorlar.Yolculukları bir Nehwon efsanesinin aslında efsane olmadığını acı bir şekilde öğrenmeleriyle sonuçlanıyor. İkinci bölümde Fafhrd ve Gray Mouser’ın Movarl’da ayrı düşmelerinin ardından Lankhmar’ın sayıları on beş kat daha üstün bir ordu tarafından kuşatıldığını öğrendiklerinde nasıl harekete geçtikleri anlatılıyor. Özellikle Gray Mouser’ın bu düşmanların içyüzünü öğrenmek için kelimenin tam anlamıyla şekilden şekile girmesi öykünün en keyifli özelliklerinden biri.
Altıncı öykü, Swords and Ice Magic ilk öykünün bıraktığı yerden devam ediyor. İkilinin eski aşklarına dem vurduktan sonra alımlı iki kadının onları işe almasıyla hikâyenin esas kısmına geçiyor.
Arıza kahramanlarımızı işe alan kadınlar onları adalarını Denizci Mingolların istilasından korumak için tutuyorlar. Bu görev için yanlarına kendileri gibi 12 adam daha almaları için de para veriyorlar. Fafhrd ve Gray Mouser ve toplam 24 adamı adaya ulaştıklarında hiç ummadıkları bir karşılama görürler. Dahası daha önce Nehwon’da adını hiç duymadıkları, başka evrenden gelmiş iki tanrı onlara yardım ederler. Bu tanrılar Odin ve Loki’dir.
Return to Lankhmar, Fafhrd ve Gray Mouser öykülerinin bir anlamda sonuncularını içeriyor sayılır. Efsanelere göre bundan sonraki öyküler planlanmış ama yazılmamışlar. Swords and Ice Magic öyküsü de yapısı ve sonu itibariyle ikilinin maceralı yaşamına bir nokta koyuyormuş gibi. Diğer yandan kronolojik olarak bundan sonra bir öykü daha olması bu efsaneleri yalancı çıkarıyor olabilir. Bunu yedinci öyküyü okuduktan sonra anlayabileceğiz.
Fafhrd ve Gray Mouser, bana sorarsanız Conan kadar güçlü Kılıç ve Büyü karakterleri. Aslında Leiber’a göre bu ikisi Conan’dan daha gerçekçi olmaya yakınlar. Sanırım bunun nedeni zaaflarının Conan’ınkilere göre daha ortada olması.
Ve bu ikiliyi Leiber tek başına yaratmamış. Arkadaşı Harry Otto Fischer da ona yardım etmiş ve sonuçta bu iki karakteri kendilerine benzeterek yaratmışlar. Kendine benzetme, Kılıç ve Büyü evrenlerinde gerçeğe dayalı kahramanlar yaratmanın özellikle o dönemlerde başlıca yöntemi olmalı. Conan ve yaratıcısı Howard’ı da düşününce bu pek şaşılası gelmiyor.
Türkçeya yalnızca bir öyküleri çevrilmiş. Kitabı buldum, adı Kılıç ve Büyü, İthaki Yayınlarından çıkmış, ama Leiber’ın hangi öyküsünü içerdiğini bulamadım. Bileniniz varsa yorumlara eklerse çok sevinirim.
Kalın sağlıcakla…