Ardında tek bir yazılı eser bırakmayan Sakallı Celal hakkında okuyorum birkaç gündür. Hayalet Oğuz, Neyzen Tevfik gibi kimseye eyvallahı olmayan, non-konformizmi benimsemiş, mülkiyetçiliği reddeden nadir Türk aydınlarından olan Sakallı Celal, düşünce tarihimizi oldukça etkilemiş bir insan. "Türkiye durmaksızın doğuya doğru giden bir gemidir, bazıları bu geminin güvertesinde batıya doğru koşarak batıya gittiklerini sanırlar" diyerek Türk toplumu ve aydınının durumunu tek bir cümlede özetleyivermiş bana kalırsa.
"Bu kadar cehalet ancak tahsille mümkün olur", "Bu ülkede ilgililer bilgisiz, bilgililer de ilgisizdir", "İnsanoğlunda zeka midyedeki inci gibidir. Hepsinde bulunmaz." (vb) çoğumuzun bildiği kimi sözlerin de sahibi olan, kendini ilme adamış, konformizmden uzak durmuş bu mürşit şahsiyetten blogda kısaca bahsetmek, adını daha önce hiç duymayanlara azıcık da olsa Sakallı Celal'i tanıtmak istedim. Gelelim aşagıda yayınladığım biraz amatör görünümlü ama sevimli animasyona... Sokrates ve Diogenes ellerinde fenerle Münih sokaklarında insan aramaya çıkarlarsa neler olur? İzleyin ve görün...