Patricia Cornwell Amerikalı bir suç yazarı. Aşağıdaki haberi okumadan önce ismini hiç duymamıştım. Otuz üzerinde kitap yazmış. Radikal Kitap'ta okuduğuma göre Cornwell Karındeşen Jack'i kimliğini bulduğunu açıklayacakmış. Ancak 2002'de bu kitap çıkmış gözüküyor. Haberde hata olabilir. Ben yanlış anlıyor da olabilirim. Pek ilgimi çeken olaylardan biri olan bu seri cinayetlerle ilgili bu iddiayı ilk kez duymuş olmama çok şaşırdım. Belki de bu konu da daha uzun okuyup yazmak lazım ama elimden geldiğince Cornwell'in iddiasını özetlemeye çalışacağım.
Sickert |
Cornwell 11 yıldır gizemli katilin kimliği üzerine yaptığı araştırmayı
yakında kitap olarak yayınlayacak. Yazar araştırma için Scotland Yard
müfettişi John Grieve’le birlikte çalışmış. Yaptığı araştırmanın
sonucunda kesinlikle, şüpheye yer kalmadan kimliği belirlemenin mümkün
olmadığını ama eldeki verilerin tesadüf olmasının çok zor olduğunu ifade
ediyor.
Bu kadar lafı uzattıktan sonra yazarın iddiasını da açıklayayım. Cornwell'e göre Karındeşen Jack olarak bilinen meşum katil Walter Sickert. Sickert 1860 ile 1942 yılları arasında yaşamış yarı Danimarkalı yarı Alman bir ressam. Kendisini de duymamıştım. Ressam 20 y.y. avangart İngiliz resimini etkileyen önemli kişilerdenmiş.
İşin ilginç tarafı ise ressamın Karındeşen vakasına olan ilgisi. Ressamın "Karındeşen Jack'in Yatak Odası" adlı resmi yapmak için cinayet mahallerinden birini kiraladığı ve resmi orada yatığına inanılıyor. Resim bugün defalarca önünden geçtiğim ama bir kez bile girmediğim Manchester Sanat Galerisinde bulunuyor. (Tembellik değil de şansızlık demek istiyorum) Resim bir hayli karanlık ve depresif.
Karındeşen'in yatak odası |
Peki yazar neye dayanarak ressamın eli kanlı katil olduğuna inanıyor. Cornwell savını ressamın kullandığı kağıtlarla, o tarihte polise gönderilen mektuplardaki filigramların aynı olmasına dayandırıyor. Bu arada yazar Sickert'ın otuzdan fazla tablosunu da satın almış.
Öne sürdüğü kanıt bana biraz hafif geldi. Belki katil gerçekten Sickert'dır. Ama bu şekilde kanıtlamak bir hayli koşulları zorlamak demek. Zaten yazarın mevcut tutumunun bir araştırmadan çok bir takıntı olduğu iddiaları da mevcut. Üstüne üstlük kitaptaki iddialarını çürüten karşı savlar da var.
Hangisi doğrudur bilmem ama ben yazara değil de Alan Moore'a inanmayı tercih ediyorum. Her şekilde öyküsü daha güzel :) Cehennemden Gelen favori çizgi roman ve filmlerimden.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder